İşsizliğe ilişkin araştırma bölgeler arası eşitsizliği bir kez daha ortaya koydu.

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu ülkemizde işçi-işveren ilişkilerinde son derece önemli rol oynamış bir örgüttür.

Türkiye’de işçi-işveren ilişkileri konusunda çalışma yapan kişi ve kuruluşların öncelikli olarak başvurması gereken kaynaklar arasında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yayınları gelmektedir.

Çalışabilir yaşta olanların neredeyse yarısı ya işsiz ya da iş aramaktan vazgeçti.

Yılın ilk dört ayında 577 bin 100 emekçi işsizlik ödeneği almak için İŞKUR’a başvurdu.

TÜİK’e göre, martta dar tanımlı işsiz sayısı bir önceki aya göre 153 bin kişi artarak 3 milyon 894 bin kişi oldu.

İşçilerin halihazırda düşük olan ücreti enflasyon karşısında iyice eridi. Asgari ücret açlık sınırının altında kaldı. 13.1 milyon işçi de sendikasız.

Açlık ve yoksulluk emekçileri ablukaya alırken iktidar da sermayeyi kollamaya devam ediyor.

TÜİK dün eylül ayının işgücü istatistiklerini açıkladı ve gördük ki işsizlik sorununun üstesinden de gelmek üzereyiz.

İŞKUR verilerine göre son üç ayda kayıtlı işsiz sayısı yüzde 11’den fazla arttı. Kayıtlı işsizler 3,4 milyonu aşarken bunların 634 bin 117’si bir yıldan uzun süredir iş arıyor. İŞKUR önünde bekleyen bir yurttaş “Sürekli iş arıyorum” diyor.

İstatistikte harikalar yaratmaya devam ediyoruz…

Türkiye tarihinde genellikle dışa göç verildi. 1909 yılında azınlıkların askere alınma kararı sonrasında yüzbinlerce Ermeni ve Rum, öncelikli olarak ABD’ye göç etti.