Fırat Üniversitesi (FÜ) Veteriner Fakültesi Gıda Hijyeni ve Teknolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Çalıcıoğlu, sokakta satılan sütlerin sağlık açısından tüketilmemesini önererek, "Sokak sütü, özellikle sıcaklıkların artmasıyla birçok tehlikeyi de beraberinde getiriyor ve çoğu tüketici bunun farkında değil" dedi.
Çalıcıoğlu, gıda güvenliğinin önemine dikkati çekti. Hava sıcaklıklarının yükselmesiyle gıda zehirlenmesi riskinin de arttığını ifade eden Çalıcıoğlu, bu nedenle tüketilen gıdalara dikkat edilmesini önerdi.
"Sağlık açısından doğal" diye tabir edilen ve gıda hijyenistleri tarafından "sokak sütü" diye adlandırılan sütün, sağlık açısından risk oluşturacak faktörler taşıdığını savunan Çalıcıoğlu, "köy sütü" ya da "doğal süt" nitelendirmelerine karşı olduklarını belirterek, "Çünkü bütün sütler doğaldır. Sentetik süt diye bir kavram yoktur" dedi.
Çalıcıoğlu, şunları söyledi:
"İster pastörize edilmiş ister sterilize edilmiş isterse de inekten yeni sağılmış olsun sütlerin hepsi doğaldır. Sokak sütü, özellikle sıcaklıkların artmasıyla birçok tehlikeyi de beraberinde getiriyor ve çoğu tüketici bunun farkında değil. Bu sütler, genellikle 3-5 hayvanı olan yetiştiriciler tarafından satılır, bunlar elle sağılır, dezenfeksiyonu yapılmamış plastik kaplara konulur ve bu kaplar defalarca kullanılır."
Bu sütlerin genellikle soğutucu bulunmayan araçlarda taşınarak tüketicilere ulaştırıldığını dile getiren Çalıcıoğlu, sütün bu süreç içerisinde birçok bakteriye maruz kaldığını ve bakterilerin soğutucu olmadığı için üreyerek insanlara zarar verebilecek sayıya ulaşabildiğini ifade ederek, "Bazı tüketiciler ‘sütü nasıl olsa kaynatıyoruz, mikroplar ölüyordur, bize zararı olmaz’ diye düşünebilir. Bu doğru değildir. Bu bakterilerin üremesi esnasında oluşturduğu toksik maddeler vardır, bunların bazıları ısıya dayanıklıdır. Her durumda sokak sütünde riskli unsurların olma olasılığı çok yüksektir. Sütün içerisinde bakterilerin üremesine fırsat veren besinler vardır. Gerek sağım esnasında gerekse konuldukları kaplardan bulaşan mikroplar oluyor ve bunlar çok çabuk üreyebiliyor" diye konuştu.
Süt ve benzeri gıdalarla insana bulaşan mikroorganizmaların, kusma, ateş ve ishalle seyreden hastalıkların yanı sıra tüberküloz, brusella gibi tedavi süreci uzun süren hastalıklara da neden olabileceğini belirten Çalıcıoğlu, sokak sütü satışının aynı zamanda kayıt dışı ekonomiye yol açtığını ve sektörün denetlenemediğini söyledi.
Tüketicilerin süt alırken tüm bunları aklında tutması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Çalıcıoğlu, "İnsanlar, modern teknolojiler kullanan işletmelerde üretilen ve denetim altında olan gıdaları tercih etmelidir. Bu, sadece süt için değil, bütün hayvansal gıdalar ve diğer gıdalar için geçerlidir" dedi.