Zonguldak´a gelen TEKEL işçilerinden ikisi, 1 Nisan 2010 gününde yapacakları oturma eylemi için gençlerden destek istedi.

Zonguldak’a gelen TEKEL işçilerinden ikisi, 1 Nisan 2010 gününde yapacakları oturma eylemi için gençlerden destek istedi.

Zonguldak Demokrasi Platformu’nun desteklediği Genç-Sen tarafından, Maden Mühendisleri Odası’nda gerçekleştirilen panele, iki TEKEL işçisi konuşmacı olarak katıldı. ‘İşsizlik ve Geleceksizlik’ konulu panelde TEKEL İşçisi Sezai Kuş ve Arzu Güneş, gençlere hitap etti. Panele, CHP Zonguldak Merkez İlçe Başkanı Tarık Coşkun, TKP İl Başkanı Sami Baykut, ÖDP İl Başkanı Ali Topaloğlu, KESK’e bağlı sendikaların yöneticileri, Genç-Sen üyeleri ve üniversite öğrencileri katıldı.
Panelin açılış konuşmasını yapan Genç-Sen Temsilcisi Sibel Erdal, "Özelleştirmeye karşıyız. Sosyal güvenlikte, eğitimde ve birçok yerde özelleştirme var. Birçok kurum daha özelleştirmeye devam edecek. Biz buradan gelecekte iş istiyoruz. Bizler bir araya gelerek örgütlenmeliyiz. Birbirimize destek vermeliyiz" diye konuştu.
Maden Mühendisliği Öğrencisi Güven Kılıç, babasının da TEKEL işçisi olduğunu söyleyerek, "Türkiye’nin durumunu biliyoruz. 78 gün boyunca işçilerin morali çok değişkendi. 78 günde çadırlarda sabahlamak kolay değildi. Bir saatlik uykuyla bile morallerinin bozukluğunu göstermediler. ‘Ölmek var, dönmek yok’ sloganıyla bunu dile getiriyorlardı. Görülmeye değer bir TEKEL direnişiydi. TEKEL işçilerinin yaptığı direniş, Türkiye açısından tarihi bir direnişti. 1 Nisan’da işçiler Ankara’da olacak ve oturma eylemi
yapacak. TEKEL işçisi, elinden gelen her şeyi yaptı. Zonguldak’ta bize düşen, madencileri Ankara’ya getirmek. Birlikte bunu yapmalıyız" ifadelerini kullandı.
20 yıllık TEKEL işçisi olduğunu ifade eden Arzu Güneş ise, "4 yılda 3 iş yeri kapattık. Buraya çıkış noktası, 4C’den kaynaklanıyordu. 4C köleliktir. Bizler 4C’ye tepki olarak yola çıktık. Ankara’da yollarımız kesildi ama biz bu kesilen yolları aşarak Ankara’ya gittik. AK Parti önünde eylem yaptık. Sendikacılar da eylemimizin bu kadar uzun süreceğini bilmiyordu. İşçi adına çok da güzel ve onurlu bir direnişti. Sendikacıların da bizleri zor durumda bıraktığı noktalar oldu. Bizlere, ‘Eve dönün’ denildi.
Bizler de hakkımızı almadan gitmeyeceğimizi söyledik. Kadınlarımızın bu eylemde çok büyük destekleri olmuştur. Özellikle İzmirli kadınlarımızın desteği çoktur. Ankara’daki ortam, bütün zorluklarına rağmen çok güzeldi. AK Parti hükümeti, bizi ne kadar halka şikayet etse, ‘Yan gelip yatıyorlar’ dese de biz hiçbir zaman yan gelip yatmadık. Her şeye rağmen, orada tutunabildiğimiz kadar tutunduk" şeklinde konuştu.
TEKEL işçilerinden Sezai Kuş da, "TEKEL işçileri olarak, ‘Kuralsız çalışmaya, 4C’ye hayır’ anlamında bütün partilere gittik. Biz buradan kötülere de teşekkür ediyoruz. Sendikalara da teşekkür ediyoruz. Biz iş, çalışmak istiyoruz. Fabrikalarda çalışırken özlük haklarımızı istiyoruz. İyi niyetle insanlar yönetilmez. Anayasalarla insanlar yönetilir. Soğuklarda kaldık, bir simidi 5 kişi yedik. Kendi yöneticilerimizi ve kendi sınıfımızı yönetecek bir işçi partisine şiddetle ihtiyaç olduğuna inanıyorum.
Özelleştirme ve taşeronluğa karşı çıkmak için süratle örgütlenmeliyiz. Bizi bu direnişte sattılar. Biz de beceriksiz olduğumuz için bu direnişi 78 gün boyunca sürdürebildik. Kadınlarımız Ankara’da direnişi erkeklerden daha iyi omuzladılar. Yanlış giden şeyleri düzeltmek için örgütlenmeliyiz. 1 Nisan için sizlerden destek bekliyoruz. Biz eylemlerimize devam edeceğiz. Ben sizlerden yardım istiyorum. Bizi Ankara’da desteklemeye gelin" dedi.
Panelde slayt gösterisi yapılırken, Bursa’daki maden ocağında hayatını kaybeden maden işçileri ve trafik kazasında ölen TEKEL işçisi için saygı duruşunda bulunuldu. Panel, soru-cevap bölümüyle sona erdi.