TÜTÜN İŞÇİLERİ ADINA SİYAH ÇELENK PLANI
O TV programını bazı bakanlar ve belki de Başbakan yeniden izliyor. Sonra Tayyip Erdoğan Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ile görüşme isteğini bildiriyor. Tütün işçileri direnişinin kırk üçüncü gününde.
O TV programını bazı bakanlar ve belki de Başbakan yeniden izliyor. Sonra Tayyip Erdoğan Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ile görüşme isteğini bildiriyor. Tütün işçileri direnişinin kırk üçüncü gününde.
CNN-Türk’te Cüneyt Özdemir yıllardır başarıyla sürdürdüğü 5n 1k programına geçen hafta Tekgıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel’i konuk ediyor. Türkel o programda, bir soru üzerine “genel grev hükümetleri düşürür, ama tütün işçileri direnişiyle genel grev olmaz” diyerek, aklı başında sözler söylüyor.
“Genel grev” sözünü duyan hükümete yakın bazı aklı evveller, Türkel’in bu sözünü Başbakan Erdoğan’a muhtemelen “bunlar genel grevle hükümeti düşürmeye çalışıyorlar” palavrasıyla saptırarak yetiştiriyor. Erdoğan da, bunun üzerine celalleniyor.
Ama, program yeniden izlendiğinde, öyle bir şey yok. Ve ardından Türk-İş Genel Başkanı ile görüşme isteği.
AVRUPA PARLAMENTOSU
Tütün işçilerinin direnişi geçen hafta resmen Avrupa’ya sıçrıyor. Geçen çarşamba günü bir Alman parlamenter Avrupa Parlamentosu’nda Tekel
işçilerinin direnişini anlatan bir konuşma yapıyor.
Ne ilginç. Özelleştirmenin kalbinde yaşayan bir Avrupalı, Türkiye’deki özelleştirme faciasını anlatıyor. Özelleştirme tamam, Alman parlamenter de bunu söylüyor, ama özelleştirme sırasında işçilere sadece “eh artık siz de ölün” denmediği kalıyor. AKP’nin vahşi özelleştirme yöntemi ve bunun sonucunda işçilere reva görülen davranış, Avrupalıları bile protestoya götürüyor.
MERHAMET FACİASI
Acınacak durum bu noktada ortaya çıkıyor.
MALİye Bakanı Mehmet Şimşek direnen işçilere, “hatamız size merhamet göstermek” tarzında bir ifade ile saldırıyor.
Gazetecileri ve televizyonları davet edip, kendi köyüne götüren, köyden yetişme edebiyatını iftiharla propagandaya dönüştüren
MALİye Bakanı işçilere şimdi ağır ifadeler kullanıyor.
Çelişkiye bakın, elin oğlu, yabancı biri, “bu özelleştirmede hata yaptınız, işçileri böyle sokağa atmayın” diye tavsiyede bulunurken, bizim MALİye Bakanı, “hükümetin işçilere merhamet ettiği hatasına düştüğünden” söz edebiliyor. Ayıp, hem de çok ayıp.
Şimşek, işte bu kadar.
OCAKTA SON ÜÇ GÜN
Direnişin Avrupa’ya sıçraması Avrupa Parlamentosu’nda yapılan konuşma ile sınırlı değil.
Örneğin, Avrupa’da bir sendika tütün işçilerine maddi yardımda bulunuyor. Aynı sendika Berlin Büyükelçiliğimize protesto mektubu gönderiyor.
Avrupa’daki protesto çağrılarını ETUC, EFFAT, IUF gibi Avrupa sendikaları ve onların birlikleri örgütlüyor.
Örgütlenmede bir adım daha atılıyor. Son anda bir değişiklik olmazsa, 29-30-31 Ocak günleri Avrupalı sendikalar Avrupa’da bizim büyükelçiliklere siyah çelenk bırakmayı planlıyor. Olur olmaz, bilemem. Ancak, bu plan bile, tütün işçileri direnişinin dışarıda nasıl algılandığını göstermeye yetiyor. İçerde ise, “merhamet hatası” ve benzeri nakarat.
Düğümü Başbakan Erdoğan ile Türk-İş Başkanı Kumlu’nun görüşmesi çözer, diye düşünüyorum. Normalde buluşmak için.
Sendika faslı AB’de bekliyor
TÜRKİYE-AB görüşmelerinde ele alınan fasıllardan biri de, sosyal haklar. Bu fasıl içinde sendikal haklar da yer alıyor.
AB bu faslı açıyor ve bu fasıl bekliyor, çünkü AKP Hükümeti üzerine düşeni yapmıyor.
Son olarak Avrupa’dan gelen parlamenterler Çalışma Bakanına sendikal hakları, özellikle Türkiye’nin neden ILO kurallarına uyum sağlamadığını sorduğunda,
Bakan Ömer Dinçer garip bir yanıtla, “sendikaların kendi aralarında anlaşamadıklarını” söylüyor.
Oysa, sendikaların kendi aralarında bir sorun yok, sorun hükümetin sendikalarla anlaşmazlığı. Sendikal haklar konusunda, nutukların tersine, sosyal devlet kavramına pek iltifat etmeyen AKP’nin tavrı karşısında, AB bu faslı açmış, Türkiye’den adım atmasını bekliyor.
Tütün işçileri direnişi bu faslı yeniden gündeme getiriyor.