YOKSUL DAHA YOKSUL
TÜİK’e göre gelir dağılımındaki adaletsizlik katlanarak büyüdü. Yurttaşların yarısı giysi bile alamıyor
TÜİK’e göre gelir dağılımındaki adaletsizlik katlanarak büyüdü. Yurttaşların yarısı giysi bile alamıyor
8.5 kat fazla kazandılar Toplumda en yüksek gelire sahip yüzde 20 ile en zenginlerin toplam gelirden aldığı pay yüzde 47.6, en düşük gelire sahip ilk gruptakilerin toplam gelirden aldığı pay ise yüzde 5.6. Buna göre, en zenginlerin toplam gelirden aldığı pay, en fakir yüzde 20’lik gruba göre 8.5 kat fazla.
On kişiden altısı yoksul Nüfusun yüzde 17.1’i yoksulluk sınırının altında. 10 kişiden 6’sı yoksulluk riski altında yaşıyor. Nüfusun yüzde 59.3’ünün taksitler ve konut alımı dışında borçları var. Yüzde 87.4’ü tatil yapamıyor, eskimiş mobilyayı yenileyemiyor. Yüzde 43.9’u yeni giysi alamıyor. ¦
Uçurum büyüdü: Gelir dağılımı eşitsizlik ölçütlerinden gini katsayısı bir önceki yıla göre 0.01 puan artışla 0.415 olarak tahmin edildi. Katsayı, kentsel yerleşim yerleri için 0.405, kırsal yerleşim yerleri için ise 0.380 olarak hesaplandı. Gini katsayısı sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliği, 1’e yaklaştıkça gelir dağılımda bozulmayı ifade ediyor. Araştırma verilerine göre, eşdeğer hanehalkı kullanılabilir gelirlere göre oluşturulan yüzde 20’lik gruplarda, en yüksek gelire sahip son gruptakilerin toplam gelirden aldığı pay yüzde 47.6, en düşük gelire sahip ilk gruptakilerin toplam gelirden aldığı pay ise yüzde 5.6 oldu. Buna göre, son yüzde 20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay, ilk yüzde 20’lik gruba göre 8.5 kat fazla oldu. 2008 yılında bu oran 8.1 kat civarındaydı.
10 kişiden 6’sı yoksul: Eşdeğer hanenalkı kullanılabilir gelirleri üzerinden çeşitli göreli yoksulluk sınırları belirlendi. Hesaplama, eşdeğer hanehalkı kullanılabilir medyan gelirin yüzde 40, yüzde 50, yüzde 60 veya yüzde 70’ine yapıldı. Gelirler küçükten büyüğe sıralandığında ortaya düşen değer, medyan geliri gösteriyor. Medyan gelirin yüzde 50’si dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre nüfusun yüzde 17.1’i yoksulluk sınırının altında. Bu oran, bir önceki yıl, yüzde 16.7 düzeyindeydi.
En düşük gelir Güneydoğu’da: Türkiye’de hanehalkı başına düşen ortalama yıllık kullanılabilir gelir, 2009’da 21 bin 293 YTL (o tarihte YTL kullanımda bulunuyordu) olarak hesaplandı. Ortalama yıllık eşdeğer hanehalkı kullanılabilir gelirse 9 bin 396 YTL oldu. İstanbul Bölgesi 12 bin 795 YTL ile ortalama yıllık eşdeğer hanehalkı kullanılabilir geliri en yüksek olan bölge durumunda. Bunu, 11 bin 501 YTL ortalama gelirle Batı Anadolu Bölgesi izledi. En düşük ortalamaya sahip bölgeyse 4 bin 655 YTL ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi oldu.
TÜİK araştırmasına göre, kurumsal olmayan nüfusun yaşam koşullarına ilişkin bazı göstergeler şöyle:
* Yüzde 60.8’i kendilerine ait konutta oturuyor. Yüzde 22.4’ü kiracı.
* Yüzde 42.2’sinin konutunda “sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçevesi ve benzeri” sorunlar söz konusu.
* Yüzde 42.9’unun oturduğu konutta “izolasyondan dolayı ısınma sorunu” yaşanıyor.
* Yüzde 59.3’ünün hanesinin taksit ödemeleri ve borçları (konut alımı ve konut masrafları dışında) bulunmakta, bu borç ödemeleri yüzde 29.3’ünün hanesine “çok yük” getiriyor.
* Yüzde 87.4’ü “evden uzakta bir haftalık tatili”, yüzde 62.5’i “beklenmedik harcamalarını” ve yüzde 82.1’i “yıpranmış ve eskimiş mobilyalarını yenileme ihtiyacını” ekonomik nedenlerle karşılayamıyor.
* Yüzde 60.5’i “iki günde bir et, tavuk ya da balık içeren yemek” yiyemiyor.
* Yüzde 37.8’i evin ısınma ihtiyacını “yeterince” karşılayamıyor.
* Yüzde 43.9’u “yeni giysiler” alamıyor.
Türkiye’de 2009’da, önceki yıla göre, yoksulluk arttı ve gelir dağılımındaki eşitsizlik yükselerek 8.5 kata çıktı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), “2009 Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması” sonuçlarını açıkladı. Araştırmanın sonuçları özetle şöyle:
Yoksulluk arttı
2009’da gelirdeki eşitsizlik 0.01 puan yükselerek 8.5 kata çıkarken yoksulluk da arttı. Hesaplamaya göre, nüfusun yüzde 17.1’i yoksulluk sınırının altında. Bu oran, bir önceki yıl, yüzde 16.7 düzeyindeydi. TÜİK’e göre, 10 kişiden 6’sı yoksulluk riski altında yaşıyor.
Giysi bile alamıyor
Nüfusun yüzde 59.3’ünün hanesinin taksit ödemeleri ve konut alımı dışında borçları var. Yüzde 87.4’ü tatil, eskimiş mobilyayı yenileme gibi ihtiyaçları karşılayamazken yüzde 43.9’u yeni giysi alamıyor.
…Zengin daha zengin
Ekonomi Servisi – Forbes Türkiye’nin ‘En Zengin 100 Türk’ listesinde bir numaraya 4 milyar dolarlık servetiyle Mehmet Emin Karamehmet oturdu. Semahat Arsel ve listenin geçen yıl birincisi olan Hüsnü Özyeğin, 2011’de 3 milyar dolarlık servetleri ile ikinciliği paylaştılar.Rahmi Koç, 2.9 milyar dolarlık servetiyle dördüncü, Murat Ülker 2.8 milyar dolarlık servetiyle beşinci oldu. Limak’ın sahipleri Nihat Özdemir ve Sezai Bacaksız ile Hema’nın sahibi Mehmet Hattat, geçen yıl milyoner olarak yer buldukları listede bu yıl milyarderler olarak yer aldı. Listeye ayrıca Genel Enerji’nin kurucusu Mehmet Sepil ile Kazancı Holding’in sahibi Ali Metin Kazancı ilk kez milyarder olarak girdi. Forbes 100’ün 2010’da 87 milyar dolar olan toplam serveti 104 milyar dolara çıktı. Forbes 100’de bu yıl 39 dolar milyarderi Türk yer alıyor.